27 Eylül 2014 Cumartesi

Eskişehirde üniversite kazanan bir kızın hikayesi(3)

'babacim.'
'kucuk turkan şorayım. nasilsin?'
'iyi, siz ?' 
'seni ozluyoruz yavrum, nerdesin?'


'yurttayim, baba ben dus alicam gec olmadan sonra haberlesiriz, annemi op.'
'peki kizim, telefonum hep acik,en ufak bi problemde baban ucarak gelir yanina.'
'iyi geceler baba.' 
bu son cumleyi soylerken sesi kisilmisti esin'in. camı açıp nefes aldi, bogazi dugumlenmis gibiydi. binalar ust uste dizilmis gibi gorunuyodu, daracik sokak gri renkteydi, gokyuzu griydi. duman kokuyordu bu memleket. memleketinde, odasinda uyurken pencereyi acik biraktigi gecelerde dalga sesleri ninni soylerdi esin'e. sabaha karsi balikci teknelerinin pancar motorlarinin patapata pata sarkilariyla uyanirdi. balikcinin ardindan martilar yarisirdi ciyak ciyak. bir an icin serin yorganinin altinda buzulup ruzgar sesi tarafindan uyandirilmayi istedi esin. asil sorun burada gokyuzunun gri olmasi miydi? yoksa huzurunu kaciran bu his baska birsey miydi ..

özgürün yanindaki yerine dondu, yuzune bir gulumseme kondurdu ve ortama adapte olmaya calisti esin. ingiliz aksaniyla turkce konusmaya calisiyormusa benzeyen genclerin belden asagi esprilerinden bir sure sonra rahatsiz olmamaya baslamisti. alkolun etkisine teslim olan özgür yuksek sesle kahkahalar atip, agzindan salyalar sacarak konusuyordu, bir yandan da kalabalik icinde olmalarina karsin, iri elleri esin'in korpe vucudunun tenha yerlerine ziyaretler ediyordu. esin geceyi burada gecirme fikrinden urkmeye baslamisti, bir yandan da bunlarin gayet normal oldugunu, abarttigini kendine inandirmaya calisiyordu. esin kendini uzaktan izliyor gibiydi, bir baskasini izliyor gibi.

Yorum Gönder

Görüşlerinizi belirtin :

Start typing and press Enter to search